Eğirdir’in Görülmesi Gereken Doğal Güzellikleri

Eğirdir Gölü

Türkiye genelinde en büyük dördüncü göl olan Eğirdir Gölü, deniz seviyesinden 1 km yükseklikte, 500 km2’lik yüzölçümüne sahip bir göldür. Kuzey kısmı Hoyran Gölü ve güney kısmı Eğirdir Gölü olarak isimlendirilir. Bu iki göl, Hoyran Geçidi ile birbirine bağlanmaktadır.

Eğirdir Gölü, Anadolu Göller Bölgesi’nin kalbinde, doğaya mükemmel bir kaçış noktasıdır. Göl kenarında kahvaltı yapmak, doğa yürüyüşleri yapmak ve doğa ile başbaşa bir gün geçirmek için Eğirdir’de görülmesi gereken yerlerin başında gelmektedir.

Eğirdir Gölü, haftanın her günü ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.

Türkiye’nin en büyük 4’üncü gölü olma özelliği ile bilinen Eğirdir Gölü, gölün etrafını saran yemyeşil doğası, sakinliği ve tertemiz plajları ile Isparta’nın cazibe merkezi Eğirdir’de bulunacaksanız Eğirdir Otelleri arasından konaklamak istediğiniz oteli seçebilirsiniz.

Nis Adası olarak da bilinen Yeşil Ada, hem doğal güzelliği hem de tarihi ve turistik cazibe merkezleri ile Eğirdir’in popüler bir destinasyonudur. Adanın bir geçitle anakaraya bağlanmasının ardından, artık bir ada olmasa da, bir doğa harikası olarak mutlaka görülmelidir.

Tarihte Rum nüfusun ağırlıkta olduğu bu ada, günümüzde dar sokaklarını süsleyen eski, ahşap evleri ile oldukça tarihi bir atmosfere sahiptir. Burada, Aya Stefanos Kilisesi ve Ada Cami görülmeye değer tarihi yapılardır.

Yeşil Ada’da bazı harika balık restoranları ve aileler tarafından işletilen pansiyonlar da bulunduğundan, gece konaklama için de tercih edilebilir. Burada konaklama yapıldığında, gölün üzerindeki muhteşem gün batımı ve gün doğumu manzaraları da kaçırılmamalıdır.

Eğirdir anakarası ile Yeşil Ada arasında bulunan Can Adası, piknik ve mesire alanı olarak kullanılan bir adadır. Tarihte Atatürk’e hediye edilen bu ada; pikniğin yanı sıra kamp tatilleri, doğa yürüyüşleri ve fotoğrafçılık için de sıklıkla tercih edilmektedir.

Yemyeşil doğası ve piknik alanları ile Can Adası, haftanın her günü ücretsiz olarak gidilebilir.

Eğirdir Gölü kenarında yer alan Altınkum Plajı, dünyaca ünlü denizleri aratmayan tertemiz suyu ile oldukça etkileyicidir. Bir dönem mavi bayraklı olan bu plajda gün boyu deniz, kum ve güneş keyfi yapılabilir.

Altınkum Plajı’nın denizi sığ, sakin ve temiz olduğundan aileler için de uygundur. Yaz aylarında ise oldukça kalabalık olabilmektedir.

Altınkum Plajı’na giriş ücreti kişi başı 5 TL, şezlong kiralama ücreti 10 TL, otopark ücreti 10 TL, çadır kiralama ücreti de ortalama 30-40 TL’dir.

Eğirdir Otelleri sayfamızdaki konaklama seçeneklerini inceleyip, kendinize en uygun otelden yerinizi ayırtarak Eğirdir’in Akdeniz’i ve Ege’yi aratmayan plajlarının keyfini çıkarabilirsiniz.

Sunduğu manzaraları, yemyeşil alanları ve tertemiz gölü ile Isparta’nın öne çıkan doğal güzelliklerinden biri olan Kovada Gölü, Eğirdir Gölü’nden gelen bir kanaldan beslenmektedir.

Doğa ile başbaşa bir gün geçirmek, sakin bir ortamda kafa dinlemek isteyen Eğirdirliler için özellikle güzel havalarda popüler bir kaçış noktası olan bu parkta; onlarca farklı ağaç, bitki ve hayvan türünü gözlemlemek de mümkündür.

Kovada Gölü Milli Parkı’na gelindiğinde; piknik yapılabilir, iskele ve seyir teraslarında manzara izlenebilir, müze ziyareti yapılabilir, yürüyüş rotalarında doğa yürüyüşleri yapılabilir. Yürüyüş sırasında, kuş gözlem alanına uğrayarak farklı kuş türlerini gözlemlemek de mümkündür.

Park, haftanın her günü ziyarete açıktır ve giriş ücreti kişi başı 7 TL, öğrenciler için 3.5 TL’dir. Araçla giriş ücreti ise 21 TL’dir.

Özellikle bahar ve yaz aylarında yoğun bir ziyaretçi yoğunluğuna sahip olan bu orman, Türkiye genelinde tek kasnak meşesi ormanı olma özelliğine de sahiptir. Kasnak meşesinin yetişmesi için uzun bir zaman ve oldukça verimli topraklar gerekmektedir.

Doğa severlerden büyük bir ilgi gören Kasnak Meşesi Tabiat Koruma Alanı, sonbaharda sunduğu renklerin görünümü ile de oldukça etkileyicidir.

Doğa sporları, dağcılık, doğa fotoğrafçılık ve doğa yürüyüşleri için tercih edilen bu parka giriş yapmak için önceden randevu ve izin alınması gerekmektedir. Bu nedenle, parkta bulunma süresi de kısıtlı olmaktadır.

2.6 km yüksekliğindeki Davraz Dağı, hem yaz hem de kış ayları için harika bir dinlenme rotasıdır. Yaz aylarında, daha çok doğa yürüyüşleri için tercih edilmektedir. Kış aylarında ise, kayak sezonunun başlaması ile burada bulunan kayak merkezi büyük ilgi görmektedir.

Davraz Dağı’nda kayak sezonu, Aralık ve Mart ayları arasındadır.

Efsanelere konu olmuş bu dağ, hem sportif faaliyetler sunması hem de doğal güzelliği ile ziyaret edilmeye değerdir.

Davraz Dağı, ücretsiz olarak ziyaret edilebilir. Kayak merkezine giriş ise ücretlidir.

Ülkemizin önemli kayak merkezlerinden Davraz’da kış mevsimini eğlenceli hale getireceğiniz tatilinizi Davraz Kayak Otelleri arasından seçip planlayabilirsiniz.