Devrek’te Bulunan Tarihi ve Turistik Mekanlar
Devrek ilçesi, ülkemizin sanayi ve turizm bakımından gelişmiş şehirlerinden biri olan Zonguldak’ta bulunur. Zonguldak merkezine yaklaşık olarak 50 kilometre uzaklığındadır. Zonguldak merkezden özel araç, taksi veya ilçeler arası otobüsler ile 50 dakikada ulaşılabilir.
Bölgedeki en eski yerleşim yerlerinden birisi olan Devrek, tarihi süreçte birçok medeniyetin egemenliği altına girmiştir. Hititlerin yerleşimi başlattığı bu kent, sırası ile Frigyalılar, Pontus İmparatorluğu, Roma İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu ve son olarak Selçuklu Türkleri tarafından ele geçirilmiş. Bu medeniyetlerden geriye kalmış eserlerin birçoğu hâlâ bu bölgededir ve bazıları Devrek sınırları içerisinde bulunur.
Devrek sınırları içinde bulunan nemli tarihi eserler; Kral Mezarı, Beykoz Kalesi, Karakoçlu Beylik Mezarı ve Gavur Ambarıdır.
Kral Mezarı
Devrek’in Pınarönü Köyünde yapılan arkeolojik çalışmalar sonu keşfedilmiştir. Devrek ilçe merkezine 5 kilometre uzaklıktadır ve 15 dakikada ulaşım sağlanabilmektedir.
Pınarönü Köyünün Kevkeroğlu Mahallesinde bulunan mu mezar günümüze kadar birçok ziyaretçi ağırlamıştır ve hâlâ ziyaretçi kabul etmektedir. Mezar keşfedilmeden önce birçok yağmacının istilasına uğramış olduğu için içerisinde ki değerli eşyalar bulunamamıştır. İçerisi boş olmasına rağmen mimari yapısı nedeniyle çok ilgi görmektedir ve tarih meraklısı birçok turist buraya gelmektedir. Bu mezarın eski dönemlerde ki yöneticilerden birine ait olduğu tahmin edilmektedir ama yazılı bir kanıt bulunamamıştır. Bu mezar taştan yapılmıştır ve iki farklı oda halindedir. Yapıldığı dönemden günümüze kadar yapısını korumuştur. Yaz kış gidilebilir bir yerdir ama sıcak havalarda daha fazla gidilmektedir.
Bu tarihi mezarı ziyaret etmek için bir yaş kısıtlaması veya ücret bulunmamaktadır.
Beykoz Kalesi
Bu kale, Devrek ilçesinin sınırları içinde bulunan Alparslan Köyündedir. Devrek ilçe merkezine yaklaşık 13 kilometre uzaklığındadır ve şahsi araç ya da taksi ile 15 dakikada ulaşılabilir. Bu alana gitmek için D750 yolu kullanılmaktadır. Araç park etmek için yeterli alan bulunur.
Beykoz Kalesi’nin diğer bir adı Alparslan Kalesi’dir. Büyük Selçuklu Sultanı Alparslan’ın, bölgeyi ele geçirdikten sonra bu kaleyi inşa ettirdiği düşünülmektedir ve bu sebeple diğer adı Alparslan Kalesi’dir. Kalenin bir yanı kayalara dayandırılmıştır diğer yanı ise taş duvarlar ile örülmüştür. Kale yüksek bir yere konumlandırılmıştır ve bu sebeple güzel bir manzarası bulunur. Kültüre, tarihe ve mimari yapılara ilgisi olan birçok turist burayı ziyaret etmek için dünyanın her yanından gelmektedirler. Yılın her ayı ziyarete açıktır.
Girişte herhangi bir ücret alınmamaktadır ve bir kısıtlama yoktur.
Karakoçlu Beylik Mezarı Devrek ilçesindeki Karakoçlu Köyünde bulunur. İlçe merkezine yaklaşık olarak 10 kilometre uzaklığındadır ve Zonguldak – Devrek yolu üzerinden 15 dakikada ulaşılabilir. Özel araç ile gidecek olanlar yol boyunca bulunan tabelaları takip ederek kolayca yolu bulabilirler.
Bu tarihi mezar Karakoçlu Köyü, Güney Mahallesinde yapılmış olan arkeolojik çalışmalar sonucu keşfedilmiştir. Mezara kimin gömülmüş olduğu veya mezarın sahibinin kim olduğu bilinmemektedir. Mezara ait herhangi bir yazılı levha veya bir tablet bulunmamıştır. Tarihi süreçten ve bölgede daha önce yaşamış kişilerden yola çıkarak dönemin önemli beylerinden birine ait olduğu tahmin edilmektedir. Mezarın yapısında büyük taşlar ve molozlar kullanılmıştır. Ayrıca mezarın üzerinde kübik bir çatı bulunmuştur. Mezarın içerisinde bir eşya bulunmamıştır. Eski mezarlara merakı olan birçok yerli ve yabancı turistin görmek isteyeceği bu yapı, her mevsim ziyaretçi kabul etmektedir. Yaz aylarında ulaşım daha kolay olduğu için sıcak havalarda daha fazla ziyaretçisi bulunmaktadır.
Giriş kısmında herhangi bir kısıtlama veya ücret bulunmaz.
Gavur Ambarı
Devrek merkezinden 25 kilometre uzaklığındaki Ada Tepe Köyünde bulunan bir yapıdır. Özel araç ya da taksi tutarak yaklaşık 30 dakikada ulaşılabilir.
Gavur Ambarı, ev büyüklüğünde bir kayadan yapılmış ve tahminen gözetleme kulesi olarak kullanılmış bir yapıdır. İçerisinde yukarı tarafı geniş ve dikdörtgen şeklinde bir bölüm bulunur. Bu bölümün ortasında yetişkin bir insan boyunda oyulmuş bir oda vardır. Bu odaya taştan yapılmış bir merdiven sayesinde ulaşılmaktadır. Bu yapının şeklinden yola çıkılarak buranın bir gözetleme kulesi olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Kule keşfedildikten sonra çevresinde birçok kazı çalışması yapılmıştır ve bu çalışmalar sonucu birçok mezar bulunmuştur. Kulenin yakınlarında önemli bir çeşme bulunmaktadır. Bu çeşme ilk olarak ağaçtan yapılmıştır ve daha sonra beton olarak değiştirilmiştir. Yazın soğuk kışın ise sıcak su akıtmaktadır. Su etrafında ise çeşitli değirmen kalıntıları bulunmuştur. Mimari yapılara ilgisi olan turistler sıkça burayı ziyaret etmektedirler. Her mevsim ziyaretçi kabul etmektedir.
Herhangi bir giriş kısıtlaması yoktur ve giriş ücreti alınmaz.