Datça Gezinizde Uğramanız Gereken Tarihi Yerler

Muğla’nın ilçelerinden olan Datça, il merkezine yaklaşık 122 kilometre uzaklıkta yer almaktadır. İl merkezinden Datça’ya ulaşımlar, özel araçla sırasıyla Akyaka, Marmaris ve Datça tabelalarını takip ederek, taksiyle veya otogardan saat başı hareket eden Datça minibüsleriyle yaklaşık 2 saat içerisinde yapılabilmektedir.

Tarihi boyunca birçok önemli medeniyete ev sahipliği yapan Datça’da ilk yerleşimler M.Ö. 2000 yıllarına kadar dayanmaktadır. İlçede hakimiyet kuran büyük medeniyetler arasında Persler, Büyük İskender İmparatorluğu, Roma, Bizans ve Osmanlı Devleti bulunmaktadır. 19. yüzyılın başlarında Reşadiye olarak bilinen bölge günümüzde tarihi ve turistik geziler bakımından oldukça zengin bir ilçe olarak varlığını sürdürmektedir.

Datça’da gezilecek tarihi yerler arasında birçok önemli yapı bulunmaktadır. Eski konaklardan, antik kentlere; kiliselerden kalelere kadar keşfedilecek pek çok destinasyon bulunan Datça’yı ortalama 2 gün içerisinde gezebilirsiniz.

Datça tatilinde mutlaka ziyaret etmeniz gereken tarihi yapılar arasında;Knidos Antik Kenti, Knidos Feneri, Eski Datça, Mehmet Ali Ağa Konağı, Değirmen Deresi, Hızırşah Kilisesi, Papazın İni ve birçok tarihi su sarnıcı bulunmaktadır.

Knidos Antik Kenti

Datça yarımadasının batı ucunda yer alan Knidos Antik Kenti, ilçe merkezine ortalama 35 kilometre uzaklıktadır. Antik kente ulaşımlar, özel araç, taksi veya Yazı Köyü dolmuşlarıyla yapılabilmektedir.

Karya dönemine ait yerleşim yerlerinden olan Knidos Antik Kenti, antik çağda bölgenin önemli ticaret, sanat ve kültür merkezi olarak bilinmekteydi. Ege Denizi ile Akdeniz’in kesiştiği benzersiz bir konumda yer alan kent, stratejik açıdan da büyük bir öneme sahiptir. Günümüzde bile Akdeniz’den Karadeniz’e gitmekte olan ticaret gemilerinin Knidos’a ait sulardan geçiş yapmaktadır.

Dünya çapında bilinen İskenderiye Feneri’nin mimarı olan Sostrados’un doğduğu yer olarak bilinen Knidos’da gezebileceğiniz yerler arasında nekropol, deniz feneri, antik tiyatro gibi tarihi yapılar bulunmaktadır.

Knidos Antik Kenti’ne girişler ücretsizdir.

Knidos Feneri

Knidos Antik Kenti sınırları içerisinde yer alan Knidos Feneri’ne ulaşımlar, özel araç, taksi veya Yazı Köyü dolmuşlarıyla gerçekleştirilebilmektedir.

Antik Dönem’in öne çıkan şehirlerinden olan Knidos Antik Kenti sınırları içerisinde 1931 yılında inşa edilen yapı, Akdeniz ve Ege Denizi’ne hakim bir konumda yer almaktadır. Oldukça etkileyici bir manzaraya sahip olan deniz feneri, aynı zamanda öğle ve akşam yemeklerinizi yiyebileceğiniz bir restorana da ev sahipliği yapmaktadır.

Antik kenti doyasıya gezdikten sonra soluklanmak için tercih edebileceğiniz Knidos Feneri’nde, bölgenin eşsiz manzarasını keyifle izleyip, gezinize devam edebilirsiniz.

Knidos Feneri’ne girişler ücretsizdir.

Datça'nın tarihi ve turistik duraklarını yerinde göreceğiniz ve konforlu bir tatil planı yapmak için Datça Otelleri sayfamızı inceleyebilirsiniz.

Eski Datça (Antik Datça)

Datça ilçe merkezine 3 kilometre uzaklıkta bulunan Eski Datça, antik çağlardan itibaren yaşamın devam ettiği bölgedeki tek mahalle olarak bilinmektedir. Eski Datça’ya ulaşımlar, özel araç, taksi veya şehir içi minibüsler ile yapılabilmektedir.

M.Ö. 11. yüzyıldan günümüze dek uzanan tarihi bir yerleşim yeri olan Eski Datça’da gezip görebileceğiniz pek çok destinasyon bulunmaktadır. Kesme taştan yapılmış eski evler, tertemiz havası ve doğa ile iç içe konumu ile oldukça etkileyici bir atmosfere sahip olan mahalle, adeta bir tiyatro dekorunu andırmaktadır.

Begonvil kaplı evlerin arasında keyifle gezebileceğiniz Eski Datça’da yiyecek ve içecek ihtiyaçlarınız için hizmet veren birçok küçük işletme de bulunmaktadır.

Datça’nın tarihini keşfedebilmek, bölgenin sosyo-kültürel yaşamına dair önemli bilgiler edinebilmek için Eski Datça’yı ziyaret edebilirsiniz.

Mehmet Ali Ağa Konağı (Kocaev)

Datça’nın tarihi yerleri arasında yer alan Mehmet Ali Ağa Konağı, Kocaev olarak da bilinmektedir. İlçe merkezine yaklaşık 4 kilometre uzaklıkta Reşadiye mahallesi sınırları içerisinde bulunan konağa ulaşımlar, özel araç, taksi veya Reşadiye dolmuşlarıyla yapılabilmektedir.

19. yüzyılda inşa edilmiş olan konak, etkileyici mimarisi ve devasa görünümüyle günümüzde butik bir otel olarak kullanılmaktadır. 5 buçuk dönümü kaplayan bahçesiyle beraber, 2002 yılında restorasyon çalışması geçirmiş olan konak, adeta bir ‘Müze Otel’ olarak ziyaretçilerine açık durumdadır.

Çevresinde birçok kesme taştan yapılmış ev olan konak, günümüzde de tarihi dokusunu hala koruyabilmiş olan Reşadiye mahallesi sınırları içerisinde bulunmaktadır. Bölge aynı zamanda sit alanı olarak korunmaktadır. Konağa, büyük ve ahşap bir kapıdan girilmektedir. Bahçesine giriş yapıldığında, oldukça huzurlu ve yeşillik bir alanın karşıladığını görebilmek mümkün olmaktadır. Peyzaj düzenlemelerinin de Akdeniz iklimine uygun bir şekilde yapıldığı konak, Datça tatilinin vazgeçilmezleri arasında yer almaktadır.

Mehmet Ali Ağa Konağı’nı ziyaret etmek ücretsizdir.

Değirmen Deresi Su Değirmenleri

Datça ilçe merkezine ortalama 6 kilometre uzaklıkta Hızırşah’ta bulunan Değirmen Deresi, bölgenin tarihi yapıları arasında yer almaktadır. Eski dönemlerde su değirmeni olarak kullanılan bölgeye ulaşımlar, kısmen araçla yapılabilmektedir. Arazi koşullarından ötürü bölge yürüyerek görülebilmektedir.

Kış aylarında oldukça yağış alan bir bölge olan Datça’da tarihi dönemlerde, yağmurların biriktirdiği suların değirmenleri çalıştırması ile kullanılan yapılar, günümüzde harabe şeklinde varlığını korumaktadır. Hızırşah bölgesinde yer alan değirmenleri gezerken, aynı zamanda bölgenin doğal güzelliklerini de keşfedebilme imkanına sahip olabilirsiniz.

Değirmen Deresi Su Değirmenleri’ni ziyaret etmek ücretsizdir.

Hızırşah Kilisesi

Datça’nın tarihi ibadethaneleri arasında bulunan Hızırşah Kilisesi, ilçe merkezine ortalama 6 kilometre uzaklıkta Hızırşah mahallesi sınırları içerisindedir. Kiliseye ulaşımlar, özel araç, taksi veya Hızırşah minibüsleriyle yapılmaktadır.

18. yüzyıldan önce inşa edilmiş bir kilisenin yıkılıp, yerine yenisinin yapılması ile birlikte ortaya çıkan Hızırşah Kilisesi, 1850 yılında Taksiarhon Kilisesi ismiyle kurulmuştur. Bölgede gerçekleşen nüfus mübadeleleri sonrasında belediye tarafından depo kullanım alanı olarak belirlenen kilise, günümüzde mimari özelliklerini hala inşa edildiği gibi yansıtmaktadır.

Yapımında kesme, moloz ve tuğla kullanılmış olan kilise, tek nefli bazilikal bir yapı olarak inşa edilmiştir. İçerisinde ayinlerin yapıldığı bölüm de dahil olmak üzere yarım daire şeklinde yapılmış apsisiyle birlikte uzun bir süre kilise olarak faaliyet göstermiş yapı, Datça’nın tarihini günümüze taşıyan eserler arasında yer almaktadır.

Hızırşah Kilisesi’ne girişler ücretsizdir.

Papazın İni

Datça’ya bağlı Hızırşah mahallesi sınırları içerisinde bulunan Papazın İni’ne ulaşımlar özel araçla, taksiyle veya Hızırşah dolmuşlarıyla kısmen yapılabilmektedir. Mahalleye varış yaptıktan sonra, bölgeye ulaşım sağlayabilmek için Yarık Dağı istikametine yürümek gerekmektedir.

Yarık Dağı’nın sırt kısmında bulunan bir oyuk içerisinde yer alan ev, Papazın İni olarak anılmaktadır. Datça’nın manzarasına hakim bir konumda bulunan eve çıkan yol, oldukça engebeli ve dik bir yokuştan oluşmaktadır.

Çevresinde, bölgenin doğal güzelliklerini keşfedebileceğiniz birçok alan bulunan Papazın İni’nde aynı zamanda trekking aktivitelerinizi de gerçekleştirebilirsiniz.

Papazın İni’ne girişler ücretsizdir.

Datça Tarihi Su Sarnıçları

Tarihi boyunca birçok medeniyetin etkisi altında kalmış Datça’da görebileceğiniz pek çok su sarnıcı bulunmaktadır. Eski dönemlerde, insanların su ihtiyaçlarının giderdiği bir su deposu olarak kullanılan sarnıçlar, Datça’nın birçok yerinde görülebilmektedir.

Datça’da görülebilecek olan su sarnıçları, Kızılova, Cumalı, Küçük, Eştengil, Palamutluk Sarnıcı olarak sıralanmaktadır. İçlerinden bir kısmının aktif olarak kullanıldığı sarnıçların çoğu, kullanıma kapalı durumdadır.

Birbirinden konforlu ve kaliteli konaklama seçenekleri sunan Datça'da tatilinizi planlamak için Datça Otelleri sayfamızdaki otellere göz atabilirsiniz.