Ayvacık Gezinizde Uğramanız Gereken Tarihi Yerler
Marmara’nın kuzeybatısında, yüzünü Ege Denizi’ne vermiş, doğal güzellikleriyle birlikte tarihi açıdan da büyük bir öneme sahip Ayvacık, Çanakkale şehir merkezine yaklaşık 71 kilometrelik mesafede yer alır. Bölgedeki tarihi kalıntılar M.Ö. 150 yıllarına dayanırken, bu eserler görülmeye değer yapılardandır.
Yeşil ormanlıkların mavi denizle buluştuğu bu tatil cennetinde, şehir içi ve sahil boyunca sıralanmış birçok otel, restaurant, bar bulunurken aynı zamanda da bölgenin geçmişten miras kalan tarihi yapılarını da ziyaret edebilirsiniz.
Şehir içinde ve sahil kesiminde genellikle taş binalardan oluşan evler bulunurken, sık sık karşılaşacağınız Antik Kent kalıntıları da ilginizi çekecektir.
Ayvacık tatilinizde mutlaka görmeniz gereken tarihi ve turistik yerler arasında; Assos Antik Kenti, Apollon Symintheion Ören Yeri, Assos Limanı, Zeus Altarı, Babakale Kalesi ve Behramkale Köprüsü yer almaktadır.
Assos Antik Kenti
Ayvacık merkezden Gülpınar Yolu’nu takip ederek yaklaşık olarak 17 kilometre mesafe kat ettikten sonra ulaşacağınız Assos Antik Kenti’ne şehir içi minibüslerini kullanarak veya özel aracınızla gidebilirsiniz.
Assos Antik Kenti’nin geçmişi M.Ö. 6.yy’a kadar dayanır. Bölgedeki ilk yapılaşmalar deniz yönünde olurken, Osmanlı hakimiyetine geçmesinden sonra daha iç kesimlere doğru ilerlemiştir.
Yurt içi ve yurt dışından her yıl binlerce ziyaretçinin odak noktası olmuş antik kent, faaliyetini yitirmiş bir volkanik tepe üzerine, yaklaşık 236 metrelik rakım seviyesine kurulmuştur. İnşasında bölgede çokça bulunan andezit taşı kullanılmıştır. Bu taşın, yontulması ve işlenmesi en zor taşlar arasında olduğu bilinmektedir.
Kentin zirve noktasında bulunan Athena Tapınağı, Arkaik Çağ’da ülkemiz sınırları içerisinde yapılmış olan ilk dor şeklindeki tapınak olma özelliğini taşır. Oldukça büyüleyici ve heybetli olan eserin içerisinde bulunan tanrıça heykelinin ise 18.yy’da Amerikalılar tarafından yurtdışına götürüldüğü kayıtlara geçmiştir.
Midilli Adası’nın tam karşısında, yüksek bir bölgeye kurulu olan Amfi Tiyatro da kentin öne çıkan tarihi eserleri arasındadır. Eski çağlarda gerçekleşen doğa olayları sonucunda büyük bir yıkıma uğramış olan tiyatro, ilerleyen dönemlerde restorasyon geçirerek, aslına uygun biçimde örülmüştür. Yapı, Roma Dönemi amfi tiyatroları şeklinde dizayn edilirken, içerisine toplamda 1500 kişiyi alabilmektedir.
Yaz dönemini kapsayan 1 Nisan ile 31 Ekim arasında 08:30 – 20:00 arasında hizmet veren ören yeri, 31 Ekim ile 1 Nisan aralığındaki dönemde ise 08:30 ile 17:30 saatlerinde ziyaretçilerine kapılarını açmaktadır. Girişlerde herhangi bir yaş kısıtlaması bulunmamaktadır.
Keşfedilecek pek çok noktası ile ziyaretçilerine oldukça zengin bir gezi rotası sunan Ayvacık için planladığınız tatilinizde konaklama yapacağınız otele henüz karar vermediyseniz Ayvacık Otelleri sayfamızı inceleyebilirsiniz.
Apollon Symintheion Ören Yeri
Ayvacık şehir merkezine yaklaşık olarak 31 kilometre uzaklıkta bulunan Gülpınar beldesindeki Apollon Symintheion Ören Yeri’ne, otogardan hareket eden minibüslerle veya özel aracınızla Ezine – Gülpınar yolunu takip ederek ulaşabilirsiniz. Tapınak, Gülpınar’ın kuzey batısı ile kuzey doğusu arasında kalmış vadinin eteklerinde konumlanmıştır.
Ören yeri, Geç Helenistik Dönem’e ait önemli eserleri bünyesinde barındırıyor. Bölgedeki ilk yaşamın M.Ö. 5000 yılında başladığı, yapılan arkeolojik kazı çalışmaları sonrasında ortaya çıkan kalıntılarla tespit edilmiştir.
Yapımı M.Ö. 150’li yıllara tekabül eden tapınak Ion biçiminde tasarlanmıştır. Bu yönüyle bulunduğu coğrafyada türünün ilk ve tek örneği olan yapı, dünyaca ünlü Homeros’un İlyada Destanı’na ait anlatımları da bünyesinde barındırmaktadır.
Mimari yapısı, tanıklık ettiği dönemden bıraktığı izleri ve dokunaklı tarihi ile günümüzde hala turistlerin ilgi noktası olan ören yeri, Ayvacık tatilinde mutlaka ziyaret edilmesi gereken noktalar arasında yerini alıyor.
Assos Limanı
Assos bölgesinin dikkat çeken tarihi yapıları arasında yer alan liman, Ayvacık’a yaklaşık olarak 19 kilometrelik bir mesafededir. Behram yolunu kullanarak özel aracınızla kolay bir şekilde ulaşabileceğiniz gibi; Ayvacık Otogarı’ndan Behram minibüslerini kullanarak da burayı ziyaret edebilirsiniz.
Sit alanı olarak kabul edilen bölge, genellikle tarihi yüzyıllara ulaşan taşlardan oluşturulmuş yapılara ev sahipliği yapıyor. Dolayısıyla restorasyon çalışmalarının kısmen izin verildiği bu eşsiz yapılar, dışarıdan bakınca büyük bir ahenk oluşturuyor.
Yapım tarihi net olarak bilinmemekle birlikte geçmişinin yüzyıllar öncesine ait olduğu, inşa edilirken kullanılan taşlardan anlaşılan limandaki tarihi doku büyük bir titizlikle korunuyor. Etrafında bulunan mendirekler, 2000 senesinde Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından genişletilmiş ve böylece bölge halkı ve turistler için balık tutma imkanı da sunulmuştur.
Ayvacık tatilinizi planlamak için Ayvacık Otelleri sayfamızı inceleyebilir, kendinize en uygun oteli seçerek hemen rezervasyonunuzu oluşturabilirsiniz.
Zeus Altarı
Ayvacık şehir merkezine 26 kilometre uzaklıkta bulunan Zeus Altarı’na Çanakkale – İzmir Çevre Yolu’nu kullanarak özel aracınızla gidebilirsiniz. Şehir içinden hareket eden Küçükkuyu minibüslerini kullanarak bölgeye ziyaret gerçekleştirebilirsiniz.
Günümüzde Bergama olan, dönemin Pergamon şehrinde medeniyet kurmuş Pergamon Krallığı’nın hanedanlarından Attalos tarafından yaptırılmış olan yapının kökeni M.Ö. 2.yy’a kadar uzanıyor. Edremit Körfezi’ni kuşbakışı bir şekilde gören görkemli yapıya ait kalıntıların 1870 yılında yurtdışına götürüldüğü bilinmektedir.
Yüksek bir tepede oluşturulan Zeus Altarı, kaya kütlelerinin oyulması ve işlenmesi sonucunda inşa edilmiştir. Etrafında bulunan merdivenlerinin dahil oyarak yapıldığı bilinen yapının içerisindeki sarnıca Zeus Mağarası adı verilmiştir.
Sunağın bahçesinde, döneminde Çanakkale Savaşı’na katılmış olduğu belirtilen Erdem Dede’nin türbesinin yer alıyor. Hem Antik Dönem’den hem de Çanakkale Savaşı’ndan izler taşıyan bölge, bu yönüyle kutsal olarak kabul edilir.
Babakale Kalesi
Osmanlı Devleti tarafından inşa edilen son kale özelliği taşıyan Babakale Kalesi, Ayvacık merkeze yaklaşık olarak 39 kilometre uzaklıkta, Bababurnu olarak bilinen yüksek bir konuma 1723 yılında inşa edilmiştir. Kaleye, özel araçla Gülpınar yolunu takip ederek veya otogardan hareket eden Babakale minibüsleri ile ulaşım sağlanabiliyor.
1700’lü yıllarda bölgede yaşayan halkın sürekli korsan tacizlerine uğraması ve bu durumun dönemin sultanı III. Ahmet’e kadar ulaşması sebebiyle kale Kaptan-ı Derya Mustafa Paşa tarafından inşa ettirilmiştir. Kalenin yapımı için ülke çapında hapis cezasına çarptırılmış olan mahkumların, buranın inşaatında çalışması koşulu ile serbest bırakılacağına dair ferman yayınlanması ile yapı kısa sürede tamamlanmıştır.
Oldukça etkileyici bir hikayesi ve manzarası olan kale, günümüzde turistler tarafından ilgiyle ziyaret edilmektedir.
Behramkale Köprüsü
Ayvacık tatilinizde görmeden kesinlikle ayrılmamanız gereken tarihi yapılar arasında yer alan Behramkale Köprüsü, şehir merkezine yaklaşık olarak 17 kilometre uzaklıktadır. Behram otobüsleri ile şehir merkezinden ulaşım sağlayabileceğiniz lokasyona özel aracınızla da güney batı rotasını takip ederek ziyaret edebilirsiniz.
Yapımı 14.yy’a ait olan köprü Tuzla Çayı üzerinde yer alırken, hala ilk günkü ihtişamını korumaktadır. Yakın zamana kadar faal bir şekilde kullanılan bu yapı, daha sonra çevresine yeni yapılmış olan köprü ile birlikte sadece tarihi eser olarak anılmaktadır.
Kimin yaptırmış olduğu kesin olarak bilinmeyen bu taş köprünün kemer kısımları, son derece orijinal bir şekilde tasarlanmıştır. Mimari açıdan Selçuklu ve Osmanlı Devleti dönemlerine ait izler taşıyan eser, bölgede ziyaret edilmesi gereken tarihi eserler arasında yerini almaktadır.
Herhangi bir şekilde bir tesisin içerisinde yer almayan köprü, günün her saatinde ziyaret edilebilmektedir.
Tatilinizi Çanakkale’nin en güzel ilçelerinden Ayvacık’ta planlamak ve konaklama seçeneklerine göz atmak için Çanakkale Ayvacık Otelleri sayfamızı inceleyebilirsiniz.