Gazimağusa’da Mutlaka Görmeniz Gereken Tarihi Yerler

Maraş Mahallesi (Hayalet Kasaba)

Gazimağusa ilçe merkezine yaklaşık 4 kilometre mesafede bulunan mahallenin çevresine yürüyerek ulaşım sağlanabilmektedir. Özel araçla, sahile inerek doğu yönüne 1 kilometre devam ederek ulaşabileceğiniz mahalle sınırları içerisine girişler yasaklanmıştır.

1970’li yıllarda sadece Kıbrıs’ın değil, dünyanın en önde gelen turizm merkezlerinden biri olan Maraş Mahallesi, 1974 yılında gerçekleştirilmiş olan İkinci Kıbrıs Harekatı sonrasında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bölgeye girmesi ile kullanım dışı kalmıştır. O yıllardan günümüze kadar hala girişleri kapalı olan mahalle, adeta hayalet şehir görünümündedir. Neredeyse 1 gün içerisinde terk edilen şehir, olduğu gibi bırakılmış ve geriye kalan her şey zamanla tarihe karışmıştır.

Günümüzde yalnızca plajının bir kısmına girişlerin yapılabildiği bölge, buradan kısmen görülebilmektedir.

Keşfedilecek pek çok noktası ile turistlerin vazgeçilmez adresi olan Gazimağusa için planladığınız tatilinizde konaklama yapacağınız otele henüz karar vermediyseniz Gazimağusa Otelleri sayfamızı inceleyebilirsiniz.

Salamis Antik Kenti

Gazimağusa’nın yaklaşık 6 kilometre kuzeyinde bulunan antik kente özel araçla sahil yolu kullanılarak veya şehir içi minibüsleri ile gidilebilmektedir.

Bölgedeki Trodos dağından çıkan Kanlıdere su kaynağının denize döküldüğü yere oldukça yakın bir mesafede kurulmuş olan Salamis Antik Kenti, ilçenin en eski yerleşim yeri ünvanına sahiptir. Yaklaşık 2000 yıl önce inşa edildiği düşünülen kent, birçok doğal afete maruz kalmış ve zamanla tahrip olmuştur. Bu nedenle kentten günümüze tiyatro, bazilika, toplu mezarlar ve birkaç anıt ulaşabilmiştir.

Salamis kentinde görebileceğiniz yapılar ise Salamis Gymnasium’u, Salamis Tiyatrosu, Roma Villası, Bizans Sarnıcı, Aziz Epiphanios Bazilikası, agora (Pazar yeri), Zeus Sunağı, Cellarga Toplu Mezarları ve Nikokreon Anıtı’dır.

Lala Mustafa Paşa Camii

Gazimağusa ilçe merkezinde bulunan cami, mimarisi ve tarihi önemi ile bölgenin öne çıkan yapıları arasındadır.

Bizanslıların bölgede yaşadığı dönemde katedral olarak inşa edilen cami, daha sonra Osmanlıların adayı ele geçirmesiyle birlikte Lala Mustafa Paşa Camii olarak hizmet vermeye başlamıştır. Mimarisinin oldukça etkileyici olduğu yapı gotik tarza sahiptir.

Günümüzde Avrupa’daki katedrallerden daha görkemli sayılabilen yapının motifleri de oldukça ilgi çekicidir. Girişlerin ücretsiz bir şekilde yapılabildiği cami haftanın her günü ziyarete açık durumdadır.

Aziz Barnabas Manastırı ve İkona Müzesi

Gazimağusa ilçe merkezine yaklaşık 10 kilometre mesafede Salamis Antik Kenti’nin batısında bulunan manastır ve ikon müzesine ulaşımlar özel araçla veya minibüsle yapılabilmektedir.

M.S 477 yılında inşa edilmiş olan manastır, Salamis’de doğup büyümüş bir Yahudi olan ve Aziz Paul ile işbirliği yaptığı gerekçesiyle öldürüldüğüne inanılan Aziz Barnabas’ın adını taşımaktadır. İnşa edildiği haliyle neredeyse günümüze olduğu gibi ulaşabilen manastırın yapımında Ortaçağ mimarisinin hakim olduğu görülebilmektedir.

Kantara Kalesi

İlçe merkezine yaklaşık 40 kilometre kuzeyde bulunan kaleye özel araçla sahil yolundan Gazimağusa – Karpaz anayoluna çıkarak Boğaztepe kavşağından Kantara yönüne tabelaları takip edilerek ulaşılabilmektedir.

Ada sınırları içerisinde bulunan Haçlı kalelerinden olan Kantara, aynı zamanda bölgeyi kuş bakışı görebileceğiniz eşsiz bir manzaraya da tanıklık etmektedir. Kıbrıs’ın güney ve kuzey kıyılarının en iyi gözlemlenebildiği bir konumda bulunan kale Gotik tarzda inşa edilmiş olup, Ortaçağ mimarisinin en güzel örnekleri arasındadır.

Yapım tarihi M.S. 965 yılına dayanan kaleden, açık havalarda tam karşısında yaklaşık 180 kilometre uzaklıkta bulunan Lübnan’ı görülebilmektedir.

Magosa Kent Surları

Gazimağusa’nın neredeyse her yerinde bulunan surlara, ilçeyi gezerken denk gelebilirsiniz.

Venedikliler döneminde inşa edilen surlar, şehri baştan sona kuşatarak koruma görevini üstlenmiştir. Ortaçağ askeri mimarisinin nadide örneklerinden olan surlar, yapıldığı dönemden günümüze biraz tahribat yaşayarak ulaşmış olsa da kesinlikle görülmeye değer tarihi yapılar arasındadır.

Bünyesinde bulunan tünel ve geçitler ile görsel şölen sunan surların etrafında, dinlenip yemek yiyebileceğiniz birçok işletme de yer almaktadır.

Venediklilerin, 1489 yılında bölgeyi ele geçirdikten sonra Osmanlılara karşı önlem almak amacıyla inşa ettikleri surlar, günümüzde Gazimağusa’nın sembolik yapıları arasında olup, şehrin her bir yanında görülebilmektedir.

Ayios Thyrsos Kilisesi

Gazimağusa’ya yaklaşık olarak 26 kilometre uzaklıkta yer alan kiliseye özel aracınızla sahil yoluna inerek buradan doğuya doğru Maraş Mahallesi yönüne giderek ulaşabilirsiniz.

Toplamda 3 yapıdan oluşmakta olan kilisenin birincisi 15. YY. mimarilerinden olup, içerisinde sergilenecek herhangi bir eser bulunmamaktadır. İkinci kilise, sahil tarafında bulunan ve tipik bir Ortaçağ mimarisini andıran yapının yapılış tarihi 10.YY. olarak bilinmektedir. Son kilise ise Bizanslılara ait olup mağara kilisesi olarak günümüze kadar ulaşmıştır.

Othello Kalesi

Gazimağusa ilçe merkezinde Suriçi bölgesinde bulunan Othello Kalesi’ne ulaşımlar yürüyerek veya özel araçla sağlanabilmektedir. Fevzi Çakmak Bulvarı’ndan sahile doğru inerek ulaşım sağlanabilecek kale, surların etrafında konumlanmıştır.

14.YY. yapılarından olan kale, şehri denizden gelen tehlikelere karşı güvenli halde tutmak amacıyla yapılmıştır. Venediklilerin bölgeyi ele geçirmesinden sonra etrafının surlarla çevrildiği kalenin içerisinde aslan heykeli yer almaktadır. Bu heykel Venedikli bir kaptana ithafen yapılmış olup, aslanın ön ayakları kara üzerinde; arka ayakları ise denizin altındadır. Buradan çıkarılacak olan anlam ise, Venediklilerin karada ve denizdeki gücünü göstermek amacıyla inşa edilmiş olmasıdır.

Namık Kemal Zindanı ve Müzesi

Gazimağusa ilçe merkezinde yer alan Namık Kemal Zindanı ve Müzesi, Othello Kalesi yakınlarında Suriçi’nde bulunmaktadır. Yürüyerek ulaşımların sahil yoluna inerek yapıldığı bölgeye özel araçla da Fevzi Çakmak Bulvarı’nı kuzey yönünde takip ederek gidilebilmektedir.

Ünlü şair Nazım Hikmet’in bir dönem hapis hayatı geçirdiği yapı, daha sonra müzeleştirilerek ziyarete açılmıştır. 1873 senesinde Hikmet’in yazmış olduğu Vatan Yahut Silistre oyunundan sonra başlayan tartışmalar sonucunda Gazimağusa’da zindana gönderilen şair, burada 38 ay yaşamıştır.

Başta sıtma olmak üzere birçok kronik hastalık kapan şair, hayatı boyunca yazmış olduğu eserlerin birçoğunu burada kitaplaştırmıştır. Zindanın hemen yanında bulunan binada, Nazım Hikmet’e ait önemli eserler ve bilgiler sergilenmektedir.

Müze, haftanın her günü perşembe hariç 08:00 – 17:00 saat aralığında, perşembe günü ise 08:00 – 13:00 / 14:00 – 18:00 saatleri arasında ziyaret edilebilmektedir.

Sinan Paşa Cami

Gazimağusa ilçe merkezinde limana yakın bir konumda İstiklal Sokak üzerinde bulunmakta olan Sinan Paşa Cami’sine ulaşımlar yürüyerek veya özel araçla sağlanmaktadır.

1360 yılında yapıldığı bilinen yapı, kilise olarak inşa edilmiştir. Girişinde bulunan yazıtta, bölgede yaşamakta olan Suriyeli tüccar Nostrano tarafından yaptırıldığı belirtilen yapı Saint Peter ve Saint Paul Kilisesi olarak yıllarca kullanılmış ve Osmanlıların bölgeye hakimiyet kurmalarından sonra yapı camiye dönüştürülmüştür.

Canbulat Müzesi

Gazimağusa ilçe merkezine yaklaşık 3 kilometre uzaklıkta, limanın hemen yanında bulunan Canbulat Müzesi’ne ulaşımlar yürüyerek veya özel aracınızla 15 Ağustos Bulvarı’nı sahil yönüne takip ederek yapılmaktadır.

Müzede Osmanlıların bölgeye hakimiyet kurmalarıyla ilgili olarak yapılan deniz seferlerinde kullanılan ekipmanlar, tarihi belgeler, kalkanlar ve silahlar sergilenmektedir. Kıbrıs’ın fethine dair pek çok detaylı bilgi bulabileceğiniz müzede etnografik ve arkeolojik eserler bulunmaktadır.

Tatilinizi Kuzey Kıbrıs’ın en güzel şehirlerinden Gazimağusa’da planlamak ve konaklama seçeneklerine göz atmak için Gazimağusa Otelleri sayfamızı inceleyebilirsiniz.